Döngüsel ekonomi neden önemlidir?

Döngüsel ekonomi, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, atık ve kirlilik gibi küresel sorunlara çözüm olarak tanımlanabilir. Üretimin aşamalarında israfı azaltan ve minimum hammadde ile maksimum üretimi destekleyen bir sistemdir. Böylece kaynaklar korunmuş ve ekstra maliyet yapılmamış olur. 

Aynı zamanda, döngüsel ekonomide ürün satın alan herkes, atıklarını doğru yönetmekten ve geri dönüşüme hazırlama sürecinden sorumludur. Burada hem firma hem de tüketici birlikte hareket etmelidir.

Peki döngüsel ekonomi gerçekte nasıl işliyor? Castapos, ürünlerin kullanımı ve erişimi konularında nasıl bir rol oynuyor?

İnsanların aldığı ürünleri kullanma süreleri vardır, bu süre dolduktan sonra köşeye atılan ürünler hayatımızda önemli bir yer kaplar. Paranın yanlış ürünlere harcanması, kullanılmayan ürünlerin yer kaplaması, çevreye verilen zarar, ikinci el olarak satılmaya çalışılan ürünler, satın alındıktan sonra değerinden çok düşük olarak satılması… İşte tüm bu sorunları Castapos, insanların eşyalara bağımlı olmasını ortadan kaldırarak çözer. Aynı zamanda sürdürülebilirliği her üründe yakalayabilmek için paylaşımlı bir ekosistem yaratır.

Yılda binlerce ton ağaç ve kumaş gibi ürünler çöpe gidiyor. Biz bu durumu minimize etmek için ürünleri döngüsel ekonomiye dahil ederek geri dönen ürünleri değiştiriyoruz, temizliğini yaparak yeniliyoruz ve yeni gibi tekrar kiralatıyoruz. Aynı zamanda, sürdürülebilirlik konusuna dikkat çekmek istiyoruz. Bunu sağlayabilmek ve ürünlerin dönüşümde kalabilmesi için ürettiğimiz her mobilyanın kaliteli ham madde ve özel el işçiliğiyle sağlam olmasına önem veriyoruz. Özellikle mobilyada üretilen ucuz ürünler senesini dolduramadan çöp haline gelebiliyor. Kumaşının ve kullanılan iskeletin kaliteli olmamasından dolayı deformeler ortaya çıkabiliyor. Bu yüzden, Castapos olarak biz bu sorunları kaliteli ve dönüştürülebilir malzemeler kullanarak çözüyoruz, ürünler hem sağlam hem de kiralama sistemi içerisinde kalabiliyor.

İnsanlar artık ihtiyacı olduğu kadar ürünleri kullanıyor. Ürünlerin bakım ve servisleriyle uğraşmamış oluyor. Böylece, ürünlere ihtiyaçları olduğu kadar sahip olurlar. Kullanım süreleri ve ihtiyaçları sonlanınca da geri vererek eşyalara bağımlı kalmadan özgür olurlar. Hem çevresel hem de ekonomik tasarruf sağlamış olurlar.